bi’zâhir

Vikisözlük sitesinden

Osmanlı Türkçesi[değiştir]

Düzenleme yapıldıktan sonra bu not silinmelidir.

[değiştir]

  1. (Zuhur. dan): -ile,-için,-sız,-maz Görünen, âşikâr olan. Açık, belli, meydanda olan. aleni.Görünüşe göre.Şüphesiz.Suret. Dış yüz. Görünüş.Anlaşılan. Meğer. Galiba. Zannederim. Elbette.
  1. (Zahir): -ile,-için,-sız,-maz Parlak, parlayan.

Hüsün ve safvet üzere olan. Zahir Engin denizler.Taşkın, coşkun. Semiz, tavlı ve bol olan.

[3 (]Zahir): -ile,-için,-sız,-maz Yüksek şeref.

Neşv ü nemâ bulup, gelişip, etrafa sarılıp sarmaşmış bitki.

  1. ((Zahir (Zahr. dan))): -ile,-için,-sız,-maz Kuvvetli deve.

Yardımcı, arka çıkan. Geriden gelen kuvvet.

Köken[değiştir]

Arapça

Eş anlamlılar[değiştir]