İçeriğe atla

over

Vikisözlük sitesinden

İngilizce

[düzenle]

Edat

[düzenle]

over

  1. üzerinde, üzerinden (bir şeyin üst sınırından başlayıp yukarıya doğru uzanan veya yükselen bir şekilde).
  2. bir örtü gibi kaplamış durumda
  3. daha kıdemli, daha üst düzeyde.
  4. (bir şeyin) yerine
  5. (bir sesi vs.) bastırmış, daha yüksek şekilde
  6. (bir şeyin) ötesinde, üzerinden atladıktan sonra
  7. süresince, esnasında
  8. vasıtasıyla, aracılığıyla, -dan
  9. hakkında, -ile ilgili
  10. bitmiş, sona ermiş, son.
  11. (telsiz konuşmalarında) tamam.
  12. tekrar, yeniden
  13. (kriket) bir oyuncunun art arda 6 vuruş yapması.

Örnekler

[düzenle]
  1. Cook the sauce over a moderate heat.
  2. an oxygen tent over the bed
  3. Ladle this sauce over fresh pasta.
  4. Over him is the financial director.
  5. She has chosen him over me.
  6. He shouted over the noise of the taxis.
  7. Over the hill is a small village.
  8. You've given us a lot of heartache over the years.
  9. A voice came over the loudspeaker.
  10. a heated debate over unemployment
  11. The game is over.

Zazaca

[düzenle]

over (karşılaştırma overêr veya dehana over, üstünlük tewr over veya en over)

  1. karşı taraf