canlanmak
Görünüm
Türkçe
[düzenle]Heceleme
[düzenle]- Heceleme: can‧lan‧mak
Eylem
[düzenle]canlanmak (üçüncü tekil şahıs geniş zaman çekimi canlanır)
- gücü artmak, diri duruma gelmek
- Biraz oyalandıktan sonra canlanan parmaklarını beyaz tuşlarda koşturarak çalmaya başladı. - P. Safa
- depreşmek
- Bir kere gözlerime baksanız anlardınız. Sizin için kalbimde canlanan emelleri. - N. H. Onan
- geçmişte yaşanan bir olay veya durum yeniden hatırlanmak
- Necati'nin o gün bir kere bile aklından geçmeyen bir isim, uzaklaşmış hatıraları arasından canlandı. - P. Safa
- etkinliği artmak, hareketlilik kazanmak
Çeviriler
[düzenle]Kaynakça
[düzenle]- Türk Dil Kurumuna göre "canlanmak" maddesi