akçalanmak

Türkçe[değiştir]

Eylem[değiştir]

akçalanmak (üçüncü tekil şahıs geniş zaman çekimi akçalanır)

(ticaret) Para konularak, kredi verilerek desteklenmek, para ve kredi yoluyla işlemesi, gelişmesi sağlanmak.

Çekimleme[değiştir]

akçalanmak eyleminin çekimi

olumlu çekimler
			tekil			çoğul
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
bildirme (haber) kipleri	belirli geçmiş	basit	akçalandım	akçalandın	akçalandı	akçalandık	akçalandınız	akçalandılar
		hikaye	akçalandıydım	akçalandıydın	akçalandıydı	akçalandıydık	akçalandıydınız	akçalandıydılar
		rivayet	—	—	—	—	—	—
		şart	akçalandıysam	akçalandıysan	akçalandıysa	akçalandıysak	akçalandıysanız	akçalandıysalar akçalandılarsa
	belirsiz geçmiş	basit	akçalanmışım	akçalanmışsın	akçalanmış	akçalanmışız	akçalanmışsınız	akçalanmışlar
		hikaye	akçalanmıştım	akçalanmıştın	akçalanmıştı	akçalanmıştık	akçalanmıştınız	akçalanmıştılar
		rivayet	akçalanmışmışım	akçalanmışmışsın	akçalanmışmış	akçalanmışmışız	akçalanmışmışsınız	akçalanmışmışlar
		şart	akçalanmışsam	akçalanmışsan	akçalanmışsa	akçalanmışsak	akçalanmışsanız	akçalanmışsalar akçalanmışlarsa
	geniş	basit	akçalanırım	akçalanırsın	akçalanır	akçalanırız	akçalanırsınız	akçalanırlar
		hikaye	akçalanırdım	akçalanırdın	akçalanırdı	akçalanırdık	akçalanırdınız	akçalanırdılar
		rivayet	akçalanırmışım	akçalanırmışsın	akçalanırmış	akçalanırmışız	akçalanırmışsınız	akçalanırmışlar
		şart	akçalanırsam	akçalanırsan	akçalanırsa	akçalanırsak	akçalanırsanız	akçalanırsalar akçalanırlarsa
	şimdiki	basit	akçalanıyorum	akçalanıyorsun	akçalanıyor	akçalanıyoruz	akçalanıyorsunuz	akçalanıyorlar
		hikaye	akçalanıyordum	akçalanıyordun	akçalanıyordu	akçalanıyorduk	akçalanıyordunuz	akçalanıyordular
		rivayet	akçalanıyormuşum	akçalanıyormuşsun	akçalanıyormuş	akçalanıyormuşuz	akçalanıyormuşsunuz	akçalanıyormuşlar
		şart	akçalanıyorsam	akçalanıyorsan	akçalanıyorsa	akçalanıyorsak	akçalanıyorsanız	akçalanıyorsalar akçalanıyorlarsa
	gelecek	basit	akçalanacağım	akçalanacaksın	akçalanacak	akçalanacağız	akçalanacaksınız	akçalanacaklar
		hikaye	akçalanacaktım	akçalanacaktın	akçalanacaktı	akçalanacaktık	akçalanacaktınız	akçalanacaktılar
		rivayet	akçalanacakmışım	akçalanacakmışsın	akçalanacakmış	akçalanacakmışız	akçalanacakmışsınız	akçalanacakmışlar
		şart	akçalanacaksam	akçalanacaksan	akçalanacaksa	akçalanacaksak	akçalanacaksanız	akçalanacaksalar akçalanacaklarsa
dilek (tasarlama) kipleri	istek	basit	akçalanayım	akçalanasın	akçalana	akçalanalım	akçalanasınız	akçalanalar
		hikaye	akçalanaydım	akçalanaydın	akçalanaydı	akçalanaldım	akçalanaydınız	akçalanaydılar
		rivayet	akçalanaymışım	akçalanaymışsın	akçalanaymış	akçalanalmışım	akçalanaymışsınız	akçalanaymışlar
		şart	—	—	—	—	—	—
	şart	basit	akçalansam	akçalansan	akçalansa	akçalansak	akçalansanız	akçalansalar
		hikaye	akçalansaydım	akçalansaydın	akçalansaydı	akçalansaydık	akçalansaydınız	akçalansaydılar
		rivayet	akçalansaymışım	akçalansaymışsın	akçalansaymış	akçalansaymışız	akçalansaymışsınız	akçalansaymışlar
		şart	—	—	—	—	—	—
	gereklilik	basit	akçalanmalıyım	akçalanmalısın	akçalanmalı	akçalanmalıyız	akçalanmalısınız	akçalanmalılar
		hikaye	akçalanmalıydım	akçalanmalıydın	akçalanmalıydı	akçalanmalıydık	akçalanmalıydınız	akçalanmalıydılar
		rivayet	akçalanmalıymışım	akçalanmalıymışsın	akçalanmalıymış	akçalanmalıymışız	akçalanmalıymışsınız	akçalanmalıymışlar
		şart	akçalanmalıysam	akçalanmalıysan	akçalanmalıysa	akçalanmalıysak	akçalanmalıysanız	akçalanmalıysalar akçalanmalılarsa
	emir	basit	—	akçalan	akçalansın	—	akçalanın akçalanınız	akçalansınlar
		hikaye	—	—	—	—	—	—
		rivayet	—	—	—	—	—	—
		şart	—	—	—	—	—	—
olumsuz çekimler
			tekil			çoğul
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
bildirme (haber) kipleri	belirli geçmiş	basit	akçalanmadım	akçalanmadın	akçalanmadı	akçalanmadık	akçalanmadınız	akçalanmadılar
		hikaye	akçalanmadıydım	akçalanmadıydın	akçalanmadıydı	akçalanmadıydık	akçalanmadıydınız	akçalanmadıydılar
		rivayet	—	—	—	—	—	—
		şart	akçalanmadıysam	akçalanmadıysan	akçalanmadıysa	akçalanmadıysak	akçalanmadıysanız	akçalanmadıysalar akçalanmadılarsa
	belirsiz geçmiş	basit	akçalanmamışım	akçalanmamışsın	akçalanmamış	akçalanmamışız	akçalanmamışsınız	akçalanmamışlar
		hikaye	akçalanmamıştım	akçalanmamıştın	akçalanmamıştı	akçalanmamıştık	akçalanmamıştınız	akçalanmamıştılar
		rivayet	akçalanmamışmışım	akçalanmamışmışsın	akçalanmamışmış	akçalanmamışmışız	akçalanmamışmışsınız	akçalanmamışmışlar
		şart	akçalanmamışsam	akçalanmamışsan	akçalanmamışsa	akçalanmamışsak	akçalanmamışsanız	akçalanmamışsalar akçalanmamışlarsa
	geniş	basit	akçalanmam	akçalanmazsın	akçalanmaz	akçalanmayız	akçalanmazsınız	akçalanmazlar
		hikaye	akçalanmaydım	akçalanmazdın	akçalanmazdı	akçalanmaydık	akçalanmazdınız	akçalanmazdılar
		rivayet	akçalanmaymışım	akçalanmazmışsın	akçalanmazmış	akçalanmaymışız	akçalanmazmışsınız	akçalanmazmışlar
		şart	akçalanmaysam	akçalanmazsan	akçalanmazsa	akçalanmaysak	akçalanmazsanız	akçalanmazsalar akçalanmazlarsa
	şimdiki	basit	akçalanmıyorum	akçalanmıyorsun	akçalanmıyor	akçalanmıyoruz	akçalanmıyorsunuz	akçalanmıyorlar
		hikaye	akçalanmıyordum	akçalanmıyordun	akçalanmıyordu	akçalanmıyorduk	akçalanmıyordunuz	akçalanmıyordular
		rivayet	akçalanmıyormuşum	akçalanmıyormuşsun	akçalanmıyormuş	akçalanmıyormuşuz	akçalanmıyormuşsunuz	akçalanmıyormuşlar
		şart	akçalanmıyorsam	akçalanmıyorsan	akçalanmıyorsa	akçalanmıyorsak	akçalanmıyorsanız	akçalanmıyorsalar akçalanmıyorlarsa
	gelecek	basit	akçalanmayacağım	akçalanmayacaksın	akçalanmayacak	akçalanmayacağız	akçalanmayacaksınız	akçalanmayacaklar
		hikaye	akçalanmayacaktım	akçalanmayacaktın	akçalanmayacaktı	akçalanmayacaktık	akçalanmayacaktınız	akçalanmayacaktılar
		rivayet	akçalanmayacakmışım	akçalanmayacakmışsın	akçalanmayacakmış	akçalanmayacakmışız	akçalanmayacakmışsınız	akçalanmayacakmışlar
		şart	akçalanmayacaksam	akçalanmayacaksan	akçalanmayacaksa	akçalanmayacaksak	akçalanmayacaksanız	akçalanmayacaksalar akçalanmayacaklarsa
dilek (tasarlama) kipleri	istek	basit	akçalanmayayım	akçalanmayasın	akçalanmaya	akçalanmayalım	akçalanmayasınız	akçalanmayalar
		hikaye	akçalanmayaydım	akçalanmayaydın	akçalanmayaydı	akçalanmayaldım	akçalanmayaydınız	akçalanmayaydılar
		rivayet	akçalanmayaymışım	akçalanmayaymışsın	akçalanmayaymış	akçalanmayalmışım	akçalanmayaymışsınız	akçalanmayaymışlar
		şart	—	—	—	—	—	—
	şart	basit	akçalanmasam	akçalanmasan	akçalanmasa	akçalanmasak	akçalanmasanız	akçalanmasalar
		hikaye	akçalanmasaydım	akçalanmasaydın	akçalanmasaydı	akçalanmasaydık	akçalanmasaydınız	akçalanmasaydılar
		rivayet	akçalanmasaymışım	akçalanmasaymışsın	akçalanmasaymış	akçalanmasaymışız	akçalanmasaymışsınız	akçalanmasaymışlar
		şart	—	—	—	—	—	—
	gereklilik	basit	akçalanmamalıyım	akçalanmamalısın	akçalanmamalı	akçalanmamalıyız	akçalanmamalısınız	akçalanmamalılar
		hikaye	akçalanmamalıydım	akçalanmamalıydın	akçalanmamalıydı	akçalanmamalıydık	akçalanmamalıydınız	akçalanmamalıydılar
		rivayet	akçalanmamalıymışım	akçalanmamalıymışsın	akçalanmamalıymış	akçalanmamalıymışız	akçalanmamalıymışsınız	akçalanmamalıymışlar
		şart	akçalanmamalıysam	akçalanmamalıysan	akçalanmamalıysa	akçalanmamalıysak	akçalanmamalıysanız	akçalanmamalıysalar akçalanmamalılarsa
	emir	basit	—	akçalanma	akçalanmasın	—	akçalanmayın akçalanmayınız	akçalanmasınlar
		hikaye	—	—	—	—	—	—
		rivayet	—	—	—	—	—	—
		şart	—	—	—	—	—	—

Kaynakça[değiştir]

Püsküllüoğlu, Ali (2002). Öz Türkçe Sözlük, 13. Baskı, Ankara: Arkadaş Yayınevi. ISBN 975-509-051-7.