İçeriğe atla

polemik

Vikisözlük sitesinden

Türkçe

[değiştir]

polemik (belirtme hâli polemiği, çoğulu polemikler)

[1] Siyaset, bilim, edebiyat alanında yapılan sert tartışma, söz dalaşı.
[2] Yazı ile yapılan tartışma, yayın yoluyla tartışma, kalem kavgası.

Köken

[değiştir]

Ancient Greek πολεμικός (polemikos) 'warlike, hostile', from πόλεμος (polemos) 'war'.

[1] Fransızca polémique (fr)

Polemik sözcüğünün kökeni Grekçe kavga, savaş, harp, cenk, sarma, kuşatma anlamına gelen polemostur. Polemikos ise Grekçede “savaşla ilgili, savaşçı, kavgacı” demektir. Sözcük kültürel süreklilik sonucu Grekçeden Latinceye ve oradan Latincenin “kız diller” i olan Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Portekizce ve Romenceye geçmiştir. İngilizce ve Almanca gibi Germen dillerine de aynı kökenden, fakat bu kez kültürleşme aracılığıyla geçmiş ve günümüz uluslar arası terminolojisindeki yerini almıştır. Türkçeye de Fransızca üzerinden geçen polemik sözcüğü ve içinde yer aldığı deyimler; bütün bu sayılan dillerin gerek konuşma ve gerekse yazı dili düzeylerinde yaygın biçimde kullanılmaktadır. Fransızca-Türkçe Sözlük’te polemiğin iki karşılığı verilmiştir. İlk karşılık, polemiğin kalemle, yani yazılı olarak yapılması koşulundan hareketle “Polémique diş. 1. Kalem kavgası, tartışı, kalem tartışması (Engager, entretenir une polémique avec quelqu’un) biçiminde verimliştir. İkinci karşılık, polemik yapan özneyi mizaç bakımından tanımlamaktadır: “2. s. Saldırgan, kavgacı, tartışma çıkarmak isteyen (Un style polémique)”1 Fransızcada polémiste herhangi bir konuda kalem kavgası yapan, polemiqeur ise belirli bir alanda polemik yapan demektir. Cumhuriyet’in beşinci yılında yayınlanan Kāmûs-ı Fransevî adlı sözlükte, polemik için şu bilgiler verilir: “polémique: (ism-i müennes), münâkaşa-i kalemiye polémiser: (fiil), münâkaşa-i kalemiyede bulunmak polémiste: (ism-i müzekker), münâkaşa-i kalemiyede bulunan adam”2 Aynı sözlükte, Grekçe polemos ve arkon sözcüklerinden türetilen polémarque için de “Kadîm Yunanistan’da ordu kumandanı” anlamı verilir. Mustafa Nihat Özön, Türkçe-Yabancı Kelimeler Sözlüğü’nde polemiğin aracı olarak “yazı” ya vurgu yapan çok kısa bir tanım yapar: “Yazı ile tartışma.” Kökenini küçük bir dizgi yanlışı ile (Fr. Plémique) biçiminde veren Özön, Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun “Yoksa açtıkları ‘polemik’te kendilerine yardımım dokunurdu.” cümlesini örnek olarak anar.3 Fransızcada polemikle yakın anlamları olan ve bir bölümü Grekçe ve Latinceden gelen éristique, sophistique, satire, pamphlet, bagarre (İng. fight), invective, invéhémence (İng. inveigh: şiddetle eleştirmek, paylamak), adverse (Lat. Ad: -e, versus: karşı), controverse, opposition, combat (İng. combat), bataille (İng. battle), compétition, concurrence, conflit (İng. conflict), débat, dipute, guerre (İng. War, Alm. Krieg), querelle (İng. quarrel), sarcasme, sarcastique, discussion, réfutation, rivalité gibi başka kavramlar da vardır. Bu bağlamda Osmanlıca-Türkçe Ansiklopedik Lûgat’teki ilm-i nakd/intikad7, muhâkeme8, muâheze9, mübâhase10, mübâreze11; münâzaa12, münâkaşa13 ve münâzara14 terimleri de, polemik kavramının semantik akrabalarıdır. Polemik ve anlamca ona yakın olan kavramların ortak özelliği, iki taraf arasında bir görüş veya çıkar karşıtlığına, rekabete dayalı savaş, kavga, döğüş, atışma, çekişme, çatışma, sövüşme, didişme ya da tartışma ile ilgili olmalarıdır. İnsan-doğa veya insan-insan karşıtlığı zemininde yaşanan polemiklerin kültürel görünüşü, kansız ve dilsel olmasıdır. Kültürel alandaki savaşlar, hayvanlar dünyasındaki içgüdüye dayalı savaşların tersine kendi karşıtını söz veya yazı ile sahip olduğu konum veya görüşten uzaklaştırıp caydırmaya yöneliktir. Yakın Çağlar kültürüne geçen polemik kavramı, kendi içinde şu ögeleri barındırmaktadır: 1. Kavramın özü: Savaş, tartışma, kavga 2. Özneleri: Kişiler, guruplar ve kurumlar 3. Türleri: Özel ve kamusal polemik 4. Amaçları: Maddî veya manevî çıkar sağlamak, üstün ko numa yükselmek, egemenlik alanını genişletmek, kendini geliştirmek, geleceğini güvenceye almak, yaşam hakkını savunmak, ruhsal doyum sağlamak. Özetle: var olmak 5. Araçları: Silah, yazı/kalem, söz, im, simge, ileti, durum 6. Yöntemleri: Tanımlama, açıklama, çözümleme, savunma, eleştirme, tartışma, yargılama, açığını yakalama, çarpıtma, aşağılama, küçümseme, karalama, çürütme, alay, red, inkar, hakaret, küfür, tehdit, saldırı, sansür, imha 7. Kanalları: Risale, broşür, bildiri, duyuru, gazete, dergi, kitap, ansiklopedi, makale, meydan (savaş için), masa (tartışma için), tarih (halef-selef ve muhalif-muhatap için), kürsü (akademik, felsefî ve dinî tartışmalar için) 8. Alanları: Felsefe, din (din içi ve dinler arası alt alanlar dahil), bilim (İnsan bilimleri: Tarih, toplumbilim, insanbilim, tinbilim, iktisat, hukuk, siyasal bilimler, arkeoloji, sanat tarihi, eğitim bilimleri, demografi, dilbilim, beşeri ve tarihi coğrafya vb; Sağlık bilimleri: Biyoloji, tıp, eczacılık, veterinerlik vb; Doğa bilimleri: Fizik, kimya, biyoloji, dirimbilim, bitki bilim, yerbilim, gökbilim vb), sanat (Görsel sanatlar: Resim, heykel, mimarî. İşitsel sanatlar: Müzik, edebiyat. Birleşik sanatlar: Tiyatro, opera, bale, sinema) Çağdaş uygarlık, dialogique polemiğin eseridir. Bu bakımdan polemik, kültürün yaratıcı aracıdır.

Kaynakça

[değiştir]
  • Öztürk, N. (2005). Türk Edebiyatında Polemik ve "Kavgalarım". Lisans yayıncılık. isbn = 975-6597-28-5.