etek

Vikisözlük sitesinden

Türkçe[değiştir]

Köken[değiştir]

Eski Türkçe ätäk(ätäk)

Söyleniş[değiştir]

[değiştir]

etek (belirtme hâli eteği, çoğulu etekler)

  1. çadır, kanepe örtüsü gibi kumaştan olan şeylerin yere sarkan bölümü
  2. yağmur sularının, çatının bâzı yerlerinden içeri sızmasını önlemek için yapılan saç örtü
    Baca eteği. Boru eteği.
  3. (argo) edep yeri
  4. (coğrafya) dağ, tepe, yığın v.s. yamaçlı şeylerin alt bölümü
    Dağın eteklerine küme küme serpilen kerpiç evleri gördü. — H. Z. Uşaklıgil
  5. (giyim) belden aşağıya giyilen kadın giysisi
    eş anlamlısı: eteklik
    Sevim'in eteği bir dikene takılıp yırtılmış, beyaz potinleri çamura batmıştı. — R. N. Güntekin
  6. (giyim) giysinin alt kenarı
    Vedia'nın eteklerinden gözlerini ayırmayarak onu takip ediyordu. — P. Safa
  7. (giyim) giysinin belden aşağıda kalan bölümü

Çekimleme[değiştir]

Alt kavramlar[değiştir]

Atasözleri[değiştir]

Deyimler[değiştir]

Türetilmiş kavramlar[değiştir]

Çeviriler[değiştir]

Kaynaklar[değiştir]

Ek okumalar[değiştir]

Anagramlar[değiştir]

Gagavuzca[değiştir]

Köken[değiştir]

Eski Türkçe ätäk(ätäk)

Söyleniş[değiştir]

  • Heceleme: e‧tek

[değiştir]

etek

  1. (giyim) etek

Türkmence[değiştir]

Köken[değiştir]

Eski Türkçe ätäk(ätäk)

Söyleniş[değiştir]

  • Heceleme: e‧tek

[değiştir]

etek

  1. (giyim) etek

Kaynakça[değiştir]

  • Atacanov, Ata (1922). Türkmendolu Yir Sözlüğü.
  • Etymological Dictionaries - Andras Rajki