orak
Görünüm
![]() |
Ayrıca bakınız: Orak |

Türkçe
[düzenle]Ad
[düzenle]orak (belirtme hâli orağı, çoğulu oraklar)
- (aletler) yarım çember biçiminde yassı, ensiz ve keskin metal bir bıçakla, buna bağlı bir saptan oluşan ekin biçme aracı
- ekin biçme zamanı
- Orakta köylünün işi çok olur.
- Ot orağından dönen birkaç köylü, omuzlarında uzun tırpanlarıyla geçiyorlardı. - M. Ş. Esendal
- (halk ağzı) temmuz
Köken
[düzenle]- Eski Türkçe orgak < ormak (kesmek)
Eş anlamlılar
[düzenle]Benzer sözcükler
[düzenle]Sözcük birliktelikleri
[düzenle]Atasözleri
[düzenle]Alt kavramlar
[düzenle]Çeviriler
[düzenle]çeviriler
|
Kaynakça
[düzenle]- Türk Dil Kurumuna göre "orak" maddesi
Çağatayca
[düzenle]Ad
[düzenle]- tırpan
- (aletler) orak
Gagavuzca
[düzenle]Ad
[düzenle]orak
- (aletler) orak
Köken
[düzenle]Türkmence
[düzenle]Ad
[düzenle]orak
- (aletler) orak
- hasat
- KÚNOS, Dr. Ignaz (1902). Şeyh Süleyman Efendi, Çağatayca-Osmanlıca Sözlük. Budapeşte: Section Orientale de la Société Ethnographique Hongroise.
- Atacanov, Ata (1922). Türkmendolu Yir Sözlüğü.
- Etymological Dictionaries - Andras Rajki