hass
Osmanlı Türkçesi[değiştir]
Bu sözcüğün, biçim ve içerik olarak Vikisözlük standartlarına ulaşması için elden geçirilmesi gerekmektedir.
Madde düzenleme ve Vikisözlük standartları ile ilgili bilgi
Bu sözcükte ayrıca şu sorunlar da bulunmaktadır:
- Bu söz(cük), ait olduğu dilin kullandığı Osmanlı Türkçesi alfabesinde yazılmamıştır.
- Bu söz(cük) varlığını ispatlayacak hiçbir kaynak içermemekte, lütfen kaynak eklenmesinde yardımcı olun.
Ad[değiştir]
- Tergib. Teşvik. Bir kimseyi bir şey için iknâ etmek.
Hass Duyan. Hisseden. Duyucu. Duygu.
Hass Alçak, bayağı, âdi. Marul.
Hâss (C.: Havass) Hususi. Hâlis. Kıymetli ve ileri gelen mühim yakınların topluluğu. Bir şeyde bulunup başkasında bulunmayan. Umumi olmayıp mahsus olan. Tam ayar olan, yabancı maddelerle karışık olmayan ve içinde bozuk bulunmayan. Tek, münferid. Saf. Tar: Osmanlı İmparatorluğunun ilk zamanlarında, devletin büyüklerine ayrılan yıllık geliri yüzbin akçadan fazla olan arazi.
Hass Azlık, kıllet. Hass Zannetmek. Silkmek. Davarı kaşağılamak. Közün üstünde bir şey pişirmek. Katletmek, öldürmek.