geniş
Türkçe[değiştir]
Köken[değiştir]
- Eski Türkçe keŋ (keŋ).
Söyleniş[değiştir]
Ön ad[değiştir]
geniş (karşılaştırma daha geniş, üstünlük en geniş)
- eni çok olan
- Geniş, bomboş bir taşlığın serin, rutubetli küf kokusu duyuldu. - P. Safa
- alanı büyük olan
- Bu ağaç, bir geniş bostan duvarının dış tarafında idi. - O. C. Kaygılı
- bol
- (mecaz) kapsamı büyük, dar sınırlar içinde kalmayan, yaygın
- Geniş anlamlı. — !!!Test!!!
- (mecaz) kolay kolay tasalanmayan
- Besbelli geniş, olabildiğince umursamaz görünmek istiyordu. — A. İlhan
- (mecaz) çok
- Geniş iş alanları sağlandı.
Eş anlamlılar[değiştir]
- (alanı/kapsamı büyük): makro
- (eni çok olan): enli, vâsi
- (kolay kolay tasalanmayan): hoşgörülü, rahat
Zıt anlamlılar[değiştir]
Deyimler[değiştir]
geniş
Çeviriler[değiştir]
geniş
|
Kaynakça[değiştir]
- Türk Dil Kurumuna göre "geniş" maddesi
Azerice[değiştir]
Söyleniş[değiştir]
- Heceleme: ge‧niş
Ön ad[değiştir]
geniş
Gagavuzca[değiştir]
Köken[değiştir]
- Eski Türkçe keng (keng).
Söyleniş[değiştir]
- Heceleme: ge‧niş
Ön ad[değiştir]
geniş
Kaynakça[değiştir]
- Etymological Dictionaries - Andras Rajki